DENEMELER

VE  ALLAH ADEM’I  (a.s.) YARATTI 

Ve Allah Adem’i (a.s.) i yaratti. Hem de en güzel sekilde…  En begendigi sekilde … Merkez Efendi’nin talebeliginde hocasi diger müridleri ile birlikte Merkez Efendiyi de yanina çagirip sormus onlara: “ Allah size degistirme yetkisi ve  gücü verseydi eger, kainatta neleri degistirirdiniz? “  Talebelerin her biri ayri bir cevap vermis  ve sunu degistirirdim, söyle yapardim demis.  Merkez Efendi sessizce  bir kenarda dururmus. Hocasi O’na da  dönüp sormus. “Ya sen ne yapardin?”  Merkez Efendi : “ Hiçbir seyi degistirmez, her seyi merkezinde birakirdim “ cevabini vermis. Ogün bugündür de Merkez Efendi diye anilir olmus. 

Kissadan hisse, Allah kâinati yaratirken kuyumcularin en kiymetli mücevherleri yerlestirdikleri özel kutular gibi yaratilmislarin en sereflisi olan insani yerlestirecegi yeryüzünü  de ona en lâyik ve hizmet edecek sekilde yaratti. Hiçbir karsilik istemedi . Tek  bekledigi kendisinden baska bir ilah tanimamasiydi. Acizligini bilmesi ve kulluktan sapmamasiydi. Her seyi insanin emrine vermis ve ona hizmetçi kilmisti.

Büyüklerden birisi çölde karsisina çikan arslani kulagindan tuttugu gibi yolundan çekmis, bunu nasil yaptigini soranlara da “ Ben Allah’a hizmet ettigim için  Allah da bana dünyayi hizmetçi kildi demis.” Insan Allah’a O’nun istedigi biçimde kulluk ettigi zaman bunun mükâfati, dünyanin kendisine hizmetçi olmasi ve ahirette  de cennettir.

Allah insanlardan beklediklerini seçtigi elçileri vasitasiyla bildirdi ve bu elçileri de diger insanlardan üstün kildi. Onlari güzelliklerle donatti. Onlari günahlardan korudu. Onlar diger  insanlar içinde örnek bir hayat yasadilar. Onlara uyanlar kurtuldu, uymayanlar helak oldu.

Allah insanlik tarihi içinde Helak olan kavimlerin hikayelerini Kuran-i Kerim’de anlatirken bunun en önemli sebebi olarak kendisini tek olarak bilmediklerini ve kendisine sirk kosulmasini gösteriyor.Bir diger sebeb olarak da  kazandiklarini kendilerinden bilmelerini ve asil yaraticiyi inkar etmelerini, kibir ve gurura kapilip kendilerini üstün görmelerini gösteriyor.

Buna karsilik Mütevazi olup, kendisinin varligini Allah’tan bilen tek yaratici, bagislayici, koruyucu ve riziklandirici olarak Allah’i bilenlerin, kendisini O’nun kulluguna adayanlarin hem dünyada huzurlu bir hayat yasadiklarini, hem de ahirette cennetlerde mutlu yasayacaklarini haber veriyor.

Bundan sonra kullara düsen ise, niçin yaratildiginin bilincine vararak Allah’in elçileri vatsisi ile kendinden istenenleri yerine getirmek, dolayisiyla hem dünyada huzuru yakalamak, hem de ahirette cennetlere kavusmaktir.

Dileyen öyle, dileyen böyle… Seçim bize kalmis. Allah’tan duam odur ki, helak olan kimse bulunmasin. Herkes kurtulsun. Çünkü Allah kâinati sevgiyle yaratti ve her insana bu sevgiden bir hisse verdi.  Layik olmak kullara bagli…

Her seyin en dogrusunu Allah bilir!..

Fatma ÖZALP

Yazıcı Uyumlu Sayfa için Tıklayınız
Bu İçerik 4418 Kez Okundu.